5.10.10

Yine kolilerim ve ben

Hafif bir baş ağrısı edindim az önce. Sanırım kimyasal temizlik ürünlerini karıştırılmaması gerektiğini bir kez daha hatırladım. Kendimi zor attım balkona ciğerlerim çıkacak sandım öksürmekten.

Biraz kendime gelince bir kahve yapıp oturdum blog takibine. Seviyorum blog takip etmeyi, kendimden birşeyler buluyorum yaptıklarınızda ve yazdıklarınızda.

Ne zamandır aklımda kendi evimde bir hobi odası oluşturmak vardı. Geçen gün aklımdaki düşünceyi hayata geçirmek için harekete geçtik. Gerçi sevgili o odayı çalışma odası diye biliyor ama aramızda sır kalsın kız kıza... Üçlü bir kanepe oturma ve sırt kısmını yeşil kaplatıyorum, kenarlarını da krem deri. Beyaz bir masa edinicem koçtaştan yada akağaç olacak rengi aydınlık olmalı yaptığın temizliği göstermeli masa. Masanın üzerinde ki duvarlarda raflar yer alacak. Tabi burada odada turuncular, sarılar, maviler de yer alacak ki enerji olsun odaya girince hareketleneyim diye. Önümüzde ki yaz oradan yazayım size yanımda öğrenmekte olduğum dikiş makinemle...

Şu meşhur kolilerimle boğuşuyorum iki gündür yine biraz topluyorum biraz atıyorum sonra tekrar topluyorum. Şimdi en son olarak göreve başlayınca lazım olacak kitapları ayarladım. Bir başka koliyede karton, yapıştırıcı, boya, artık materyal sonucta nasıl bir yere gidiyorum beni neler bekliyor bilmiyorum.









Bunlarda kıyıp kullanamadığım defterlerim......




Şimdi sizi kocaman öpüyorum çünkü hemen aşağıda ki pazara inip meyve ve sebze almam gerek.... Eeee ev sorumluluğu taşımak kolay değil....

0 DEDİLER Kİ .... =):

Yorum Gönder